FARKINDALIK NEDİR?
FARKINDALIK NEDİR?
Geçmişte veya gelecekte yaşamak, yaşadığımız anı ıskalamak, birçoğumuzun yaptığı bir hatadır. Güzel bir manzara karşısında otururken mutlu oluruz. Ama bu manzaraya bakarken, ertesi gün olacakları veya geçen hafta olanları düşünürsek mutluluk kaybolur.
Bazen düşüncelerimiz ve duygularımızın esiri oluruz. Düşünceler biz istemesek bile zihnimizde dolanır. Artık biz düşüncelerimiz olmuşuzdur. Onlar bizi yönetmeye başlar.
Bazen çevremizde ve içimizde olup biteni değil, kafamızda yarattığımız yargılarımızla hareket ederiz. Her şeyi analiz ederiz, yorumlamaya çalışırız. Gözümüzle değil, beynimizle bakarız. Bu yoğun anlamlandırma çabası, aslında olan biteni hissetmememize yol açar.
Yukarıda sayılanların hepsi, farkında olmamanın bir göstergesidir.
Farkındalık;
Yargısız bir şekilde
Şimdiki ana odaklanabilmek amacıyla,
Dikkatinizi toplayabilmektir (John Kabat-Zinn)
Yaşam şimdiki anda yaşanır ve yaşamak en nihayetinde bir dizi şimdiki andan oluşmuş bir dizidir. Ancak, şimdiki anda psikolojik olarak var olmak insanlar için oldukça zordur. Sıklıkla geçmişte ya da gelecekte yaşarız ve şimdiki deneyimlerimizi onlar hakkındaki değerlendirmelerimizle bulutlandırırız. Bunu yaparken de değerlendirmelerimizin deneyimlerle aynı şey olmadığını fark edemeyiz.
Konsantrasyon
Doğru Konsantrasyon
Bu bilfiil zihnimizi bir nesneye odaklamaktır. O halde yapmamız gereken, konsantre olmak istediğimiz şeyi bilfiil yakalamaktır. Onu bir kez yakaladığımızda, farkındalık onu orada tutar ve böylece onu yitirmeyiz. Fakat öncelikle nesneyi yakalamak; işte konsantrasyon tamamen bununla ilgilidir.
Konsantrasyonumuz kusurlu olduğunda, söz gelimi biriyle konuşuyorsak, dikkatimizi o kişiye odaklamayız bile. Bu konsantrasyonu, bu zihinsel odaklanmayı sağlamak için dikkat becerisini kullanmak gerekir. Yoksa demektir ki umurumda olmayabilir veya söyleyeceğinizle ilgilenmiyorumdur; bu yüzden dinlemem bile; söylediğinize konsantre olmam. Yahut çok meşgulümdür, vs.
Ayrıca günümüzde gerçekten de geçmiştekinden çok daha fazla yaşadığımız bir şey de dikkatimizin bölünmüş olmasıdır; bu yüzden hiçbir şeye bütünüyle konsantre olamayız. Televizyonda haberlere bakacak olursanız – burada televizyon var mı bilmiyorum (belki vardır) – televizyon veya bilgisayar ekranının ortasında haberleri sunan kişi bulunur ama bunun hemen altındaki altyazılarda farklı haberler geçer ve belki de köşede Facebook mesajlarınızı görüyorsunuzdur ya da başka bir şeyler vardır ve bunlardan hiçbirisine bütün dikkatinizi vermez veya bütünüyle konsantre olmazsınız. O halde “Ben aynı anda birden çok işi yapabilirim” desek bile kimse, Buddha değilse, aynı anda yaptığı bütün bu işlere %100 konsantre olma kapasitesine sahip değildir.
Örneğin biri bizimle konuşmaya çalışırken bizim zihinsel odağımız cep telefonumuzdadır. Bu yanlış bir zihinsel odaklanmadır çünkü bu kişi bize bir şey sormaktadır ve biz dikkat etmiyoruzdur. Dikkatimiz dağınıktır veya çok meşgulüzdür – “Ah, çok meşgulüm” – ve başka birinin yaptıklarına ya da söylediklerine veya bizden bir tür etkileşim veya yanıt bekledikleri zaman bu taleplerine dikkat bile etmez, konsantre olmaz, zihnimizi odaklamayız.
Yazar: Barış Şentürk
Geçmişte veya gelecekte yaşamak, yaşadığımız anı ıskalamak, birçoğumuzun yaptığı bir hatadır. Güzel bir manzara karşısında otururken mutlu oluruz. Ama bu manzaraya bakarken, ertesi gün olacakları veya geçen hafta olanları düşünürsek mutluluk kaybolur.
Bazen düşüncelerimiz ve duygularımızın esiri oluruz. Düşünceler biz istemesek bile zihnimizde dolanır. Artık biz düşüncelerimiz olmuşuzdur. Onlar bizi yönetmeye başlar.
Bazen çevremizde ve içimizde olup biteni değil, kafamızda yarattığımız yargılarımızla hareket ederiz. Her şeyi analiz ederiz, yorumlamaya çalışırız. Gözümüzle değil, beynimizle bakarız. Bu yoğun anlamlandırma çabası, aslında olan biteni hissetmememize yol açar.
Yukarıda sayılanların hepsi, farkında olmamanın bir göstergesidir.
Farkındalık;
Yargısız bir şekilde
Şimdiki ana odaklanabilmek amacıyla,
Dikkatinizi toplayabilmektir (John Kabat-Zinn)
Yaşam şimdiki anda yaşanır ve yaşamak en nihayetinde bir dizi şimdiki andan oluşmuş bir dizidir. Ancak, şimdiki anda psikolojik olarak var olmak insanlar için oldukça zordur. Sıklıkla geçmişte ya da gelecekte yaşarız ve şimdiki deneyimlerimizi onlar hakkındaki değerlendirmelerimizle bulutlandırırız. Bunu yaparken de değerlendirmelerimizin deneyimlerle aynı şey olmadığını fark edemeyiz.
Konsantrasyon
Doğru Konsantrasyon
Bu bilfiil zihnimizi bir nesneye odaklamaktır. O halde yapmamız gereken, konsantre olmak istediğimiz şeyi bilfiil yakalamaktır. Onu bir kez yakaladığımızda, farkındalık onu orada tutar ve böylece onu yitirmeyiz. Fakat öncelikle nesneyi yakalamak; işte konsantrasyon tamamen bununla ilgilidir.
Konsantrasyonumuz kusurlu olduğunda, söz gelimi biriyle konuşuyorsak, dikkatimizi o kişiye odaklamayız bile. Bu konsantrasyonu, bu zihinsel odaklanmayı sağlamak için dikkat becerisini kullanmak gerekir. Yoksa demektir ki umurumda olmayabilir veya söyleyeceğinizle ilgilenmiyorumdur; bu yüzden dinlemem bile; söylediğinize konsantre olmam. Yahut çok meşgulümdür, vs.
Ayrıca günümüzde gerçekten de geçmiştekinden çok daha fazla yaşadığımız bir şey de dikkatimizin bölünmüş olmasıdır; bu yüzden hiçbir şeye bütünüyle konsantre olamayız. Televizyonda haberlere bakacak olursanız – burada televizyon var mı bilmiyorum (belki vardır) – televizyon veya bilgisayar ekranının ortasında haberleri sunan kişi bulunur ama bunun hemen altındaki altyazılarda farklı haberler geçer ve belki de köşede Facebook mesajlarınızı görüyorsunuzdur ya da başka bir şeyler vardır ve bunlardan hiçbirisine bütün dikkatinizi vermez veya bütünüyle konsantre olmazsınız. O halde “Ben aynı anda birden çok işi yapabilirim” desek bile kimse, Buddha değilse, aynı anda yaptığı bütün bu işlere %100 konsantre olma kapasitesine sahip değildir.
Örneğin biri bizimle konuşmaya çalışırken bizim zihinsel odağımız cep telefonumuzdadır. Bu yanlış bir zihinsel odaklanmadır çünkü bu kişi bize bir şey sormaktadır ve biz dikkat etmiyoruzdur. Dikkatimiz dağınıktır veya çok meşgulüzdür – “Ah, çok meşgulüm” – ve başka birinin yaptıklarına ya da söylediklerine veya bizden bir tür etkileşim veya yanıt bekledikleri zaman bu taleplerine dikkat bile etmez, konsantre olmaz, zihnimizi odaklamayız.
Yazar: Barış Şentürk
🔻 Daha Fazlası İçin 🔻
Türkiye'nin ilk parapsikoloji mobil uygulaması çıktı ! Şuanda İngilizce ve Türkçe olarak hizmet vermektedir. Yüzlerce içerikleriyle şimdi Play Store'da. İçindekiler : Parapsikoloji , psikoloji , şifalı bitkiler ve taşlar nedir ? Ne işe yararlar ? , mitoloji ve daha fazlası için aşağıdaki linkten tıklayarak indirebilirsiniz.
Yorumlar
Yorum Gönder